Türk edebiyatında Necip Fazıl´la başlayan Sezai Karakoç´la süren büyük akımın üçüncü halkası olarak gösterilen 1969-1984 arasında çıkardığı Edebiyat Dergisi’nin kapanmasıyla uzun bir süre ortadan kaybolan, “Yedi Güzel Adam” ın ağabeyi Üstat Nuri PAKDİL 16 Şubat 2015 günü saat 14:00’ da Hacı Bektaş-ı Veli Ortaokulu’ nda söyleşi ve imza günündeydi. Hacı Bektaş-ı Veli Ortaokulu’nun öğretmen, öğrenci ve velilerinin salonu dolup taşırdığı söyleşiye Sincan İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Adem SOLMAZ özel ilgi gösterdi. Hacı Bektaş-ı Veli Ortaokulu Müdürü Hasan ERGİN’ in davet ederek hazırladığı etkinlik Sayın PAKDİL’ in hayat öyküsünün anlatıldığı slaytla başladı.
Sayın PAKDİL söyleşide “ Ben Yedi Güzel Adamın, hepsinin abisiydim. Onlarla lise son sınıftayken tanıştık. Sonra kuvvetli dostluk oldu ve Ankara ve İstanbul’da bu dostluk pekişti. Müstesna bir dostluktu. Bu dostlukta para paylaşılırdı. Herkesin parası, inancı, sıkıntısı, mücadelesi herkesindi. Sizin de aranızda bu türden arkadaşlıklar olsun.
İlkokuldan beri yazıyorum. Liseye başladığımda lise dört yıldı. Ben bitirirken üç yıl oldu. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan bir yıl alacağım var.
Okulun adını görünce çok sevindim yatmadan okuduğum dualara her gece Hacı Bektaş’ı Veli ‘ ye de dua eklerim.41 kitabım yayınlandı. Binlerce kişiye mektuplar yazdım. 117 kişiye yazdığım mektuba ulaştım. Çok mektubum vardı. Hala mektup geliyor. Yazdığım mektuplara ulaşıyoruz.
Gençlere tavsiyem iyi derecede dil öğrenin. Öğrendiğiniz dilde okuyun Türkçe düşünün. Dil öğrenin. Müslümanlar olarak aydın ve donanımlı olmalıyız. Kitapçılara gitmeliyiz. Yeni kitapların kokusunu almalıyız. Kitapların altını çizin not alın. Roman okuyun. Roman insanın hayalini genişletir. Rus edebiyatını okuyun. Dostoyevski, Gogol, Tolstoy okuyun. Türk yazarlardan beni okuyun. 41 kitabım var.” dedi.
Sayın PAKDİL’ in elini öpmek istediğini söyleyen bir öğrencimize “ PAKDİL el öptürmez. Peygamber efendimizin el öptürdüğü bilinmiyor” dedi.
Neden yazar olduğunu soran bir öğrencimize ise “ Öyle yaratıldığım için” dedi.
Bir öğrencimiz Kudüs sevginin nereden geldiğini üstada sordu. Üstat “ Çünkü Kudüs peygamber efendimizin miraçta son ayak bastığı yerdir. Ben Mekke, Medine, Şam, Halep ve İstanbul’ u da seviyorum. Maraşlı olarak da Maraş’ı da seviyorum. Annem bana küçükken Kudüs öyküleri anlatırdı. Bakın sağ elimde gümüş zincir var. Sağ elimdeki Kudüs zinciri, kalemim Filistin.” dedi.
Sayın PAKDİL en çok sevdiği kitabının bir oyun olan “UMUT” adlı kitabı olduğunu söyledi.
Söyleşiden sonra Sayın SOLMAZ, Üstada çiçek takdim etti ve kitabına ilk imzayı kendisi için atmasını üstattan rica etti. Sayın PAKDİL öğrenci, öğretmen ve velilerin kitaplarını imzaladı.
Öz geçmişi
1934 yılında Kahramanmaraş´ta doğdu. İlkokuldan itibaren yazmaya başladı. Ortaokuldayken tanıştığı Büyük Doğu, hem düşünce ve hem de yazı macerasına ivme kazandırdı. Lisedeyken iki arkadaşıyla birlikte ´Hamle´ dergisini çıkardı. Kahramanmaraş´ta çıkan Demokrasiye Hizmet ve Gençlik gazetelerinde yazıları yayınlandı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde okudu. Bir süre Yeni İstiklâl Gazetesi´nde sanat sayfaları düzenledi. Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Hukuk Müşavirliği (1965-67) ve Devlet Planlama Teşkilatı´nda uzman (1967-73) olarak çalıştı. 1973 Mart’ında görevinden ayrıldı. 1969-1984 yılları arasında Edebiyat dergisini çıkardı.
28 Şubat 1997 tarihinde Edebiyat Dergisi Yayınları´ndan çıkardığı “Sükût Sûretinde” isimli kitabıyla suskunluğunu bozdu ve ard arda kitaplar yayınlamaya başladı. Halen Ankara´da yaşamaktadır.